Uzmanlar, kullanılacak boya ve dekor renginin, mekanın kullanılış amacına göre belirlenmesi gerektiğini, dekor renklerinin, yansıttığı ışık ve hissettirdiği duygularla kişiler üzerinde olumlu ya olumsuz etkiler yapabileceğini belirtiyor.
Kırmızı çalışma isteğini arttırır
Fiziksel gücün, hareketin rengi olan kırmızının başlangıçları teşvik ettiğini belirten uzmanlar, 'Kırmızı çalışma şevkini artırır. Tembelliğin karşıtıdır, ancak kızgınlığa ve saldırganlığa da yol açabilir. Bu nedenle hareketin yoğun olduğu yerlerde çocuk odaları, dans stüdyoları ile diskotekler gibi topluma açık olan alanlarda kullanılmalıdır. Koyu tonları yoğun ve sıkıcı bir atmosfer yaratır' diye açıklıyor.
Turuncu gösteriş meraklısı karakteri yansıtıyor
Turuncunun da kırmızı gibi dışa dönük ve heyecan verici hatta kırmızıdan daha yapıcı olduğunu belirten uzmanlar, sağlık, canlılık, yaratıcılık, güven, cesaret ve iletişimi simgeleyen turuncunun ezici olma ve üstün gelme isteklerini de beraberinde getirdiğini ifade ediyor. Turuncu ayrıca, gösteriş meraklısı bir karakteri yansıtıyor. Mutfakta, çocuk, yemek odası ile koridorlarda, neşe ve mutluluk vermesi istenen her ortamda kullanılabiliyor.
Sarı; parlak, neşeli ve sevecen
Sarının parlak, neşeli ve sevecen etkisinin umut aşıladığını belirten uzmanlar, ''İlham vericidir. Zihinsel karışıklığa da yol açabilir. Mutfak için çok uygundur. Çalışma odalarında kullanılmamalıdır çünkü zihni bulandırıp karışıklığa yol açar. Dinlenme amaçlı ortamlarda da önerilmez'' diye vurguluyor.
Yeşil paylaşımın rengi
Paylaşımın, işbirliğinin, uyumun ve cömertliğin rengi olan yeşilin ise, yatıştırıcı etkisine dikkati çekerek, yeşilin güven ve huzur verdiğini ifade eden uzmanlar, ''Yeşile yakın bir renk olan turkuaz da değişimin ve dönüşümün simgesidir. Dikkati ayakta tutar. Kendini ifade etmeye yardımcı olur. Mekanları daha geniş gösterir. Banyolar, yatak odaları ve çalışma odalarında da kullanılabilir. Açık tonları duvar için uygundur. Mavi ise barışı, sevgiyi ifade eder. Hayalperestlik ve aşırı duygusallık yaratabilir. Sakinleşme, stres atma, dinlenme amaçlı olan her yerde kullanılabilir. Yatak odalarında, meditasyon mekanlarında açık tonları uygundur. Hareketin ve çalışmanın çok olduğu yerlerde kullanılmamalıdır. Koyu tonları tembellik ve melankoli yaratır' diye belirtiyor.
Mor yaratıcılığı arttırıyor
Uzmanlar, asaleti ve kendine güveni temsil eden morun yaratıcılık ve hoşgörü uyandırdığını dile getirerek bu rengin unutkanlık ve sabırsızlık yaratabileceğini dile getiriyor. Morun, özellikle meditasyon odaları için uygun bir renk olduğunu anlatan uzmanlar, bu rengin lavanta, leylak ve orkide tonlarının yatak odaları ve çalışma odalarında kullanıldığını, kendine güven duygusunu uyandıran bu rengin açık tonlarıyla hastanelerin bekleme odalarının dekore edilebileceğinin altını çiziyor.
Beyaz, siyah ve kahverengi...
Beyazın enerji sistemini dengelediği, yaratıcılık duygularını açığa çıkardığı ve geliştirdiğini vurugulanırken, siyah, gri ve kahverengi gibi renklerin ise yoğun ve ağır bir enerjiye sahip olduğu kaydedildi. Siyahın aşırılıkları dengelediğini ancak tek renk olarak kullanılmaması gerektiği, kahverenginin de sosyal dengeyi ve toplum içinde rahatlığı sağlayan bir etkiye sahip olduğu belirtildi.
Kırmızı çalışma isteğini arttırır
Fiziksel gücün, hareketin rengi olan kırmızının başlangıçları teşvik ettiğini belirten uzmanlar, 'Kırmızı çalışma şevkini artırır. Tembelliğin karşıtıdır, ancak kızgınlığa ve saldırganlığa da yol açabilir. Bu nedenle hareketin yoğun olduğu yerlerde çocuk odaları, dans stüdyoları ile diskotekler gibi topluma açık olan alanlarda kullanılmalıdır. Koyu tonları yoğun ve sıkıcı bir atmosfer yaratır' diye açıklıyor.
Turuncu gösteriş meraklısı karakteri yansıtıyor
Turuncunun da kırmızı gibi dışa dönük ve heyecan verici hatta kırmızıdan daha yapıcı olduğunu belirten uzmanlar, sağlık, canlılık, yaratıcılık, güven, cesaret ve iletişimi simgeleyen turuncunun ezici olma ve üstün gelme isteklerini de beraberinde getirdiğini ifade ediyor. Turuncu ayrıca, gösteriş meraklısı bir karakteri yansıtıyor. Mutfakta, çocuk, yemek odası ile koridorlarda, neşe ve mutluluk vermesi istenen her ortamda kullanılabiliyor.
Sarı; parlak, neşeli ve sevecen
Sarının parlak, neşeli ve sevecen etkisinin umut aşıladığını belirten uzmanlar, ''İlham vericidir. Zihinsel karışıklığa da yol açabilir. Mutfak için çok uygundur. Çalışma odalarında kullanılmamalıdır çünkü zihni bulandırıp karışıklığa yol açar. Dinlenme amaçlı ortamlarda da önerilmez'' diye vurguluyor.
Yeşil paylaşımın rengi
Paylaşımın, işbirliğinin, uyumun ve cömertliğin rengi olan yeşilin ise, yatıştırıcı etkisine dikkati çekerek, yeşilin güven ve huzur verdiğini ifade eden uzmanlar, ''Yeşile yakın bir renk olan turkuaz da değişimin ve dönüşümün simgesidir. Dikkati ayakta tutar. Kendini ifade etmeye yardımcı olur. Mekanları daha geniş gösterir. Banyolar, yatak odaları ve çalışma odalarında da kullanılabilir. Açık tonları duvar için uygundur. Mavi ise barışı, sevgiyi ifade eder. Hayalperestlik ve aşırı duygusallık yaratabilir. Sakinleşme, stres atma, dinlenme amaçlı olan her yerde kullanılabilir. Yatak odalarında, meditasyon mekanlarında açık tonları uygundur. Hareketin ve çalışmanın çok olduğu yerlerde kullanılmamalıdır. Koyu tonları tembellik ve melankoli yaratır' diye belirtiyor.
Mor yaratıcılığı arttırıyor
Uzmanlar, asaleti ve kendine güveni temsil eden morun yaratıcılık ve hoşgörü uyandırdığını dile getirerek bu rengin unutkanlık ve sabırsızlık yaratabileceğini dile getiriyor. Morun, özellikle meditasyon odaları için uygun bir renk olduğunu anlatan uzmanlar, bu rengin lavanta, leylak ve orkide tonlarının yatak odaları ve çalışma odalarında kullanıldığını, kendine güven duygusunu uyandıran bu rengin açık tonlarıyla hastanelerin bekleme odalarının dekore edilebileceğinin altını çiziyor.
Beyaz, siyah ve kahverengi...
Beyazın enerji sistemini dengelediği, yaratıcılık duygularını açığa çıkardığı ve geliştirdiğini vurugulanırken, siyah, gri ve kahverengi gibi renklerin ise yoğun ve ağır bir enerjiye sahip olduğu kaydedildi. Siyahın aşırılıkları dengelediğini ancak tek renk olarak kullanılmaması gerektiği, kahverenginin de sosyal dengeyi ve toplum içinde rahatlığı sağlayan bir etkiye sahip olduğu belirtildi.