Karşılaştığımız her problem ister istemez duruşumuzu etkiliyor. Kendine güvenin belirtisi olan dik duruş, estetik ve sağlık açısından da çok önemli.
Sahibi olduğu Cihangir Yoga’nın yeni şubesinde duruşun inceliklerini anlatan Rebekka Haas Çetin, dik durmanın sırlarını da açıkladı…
Rebekka Haas Çetin ile sahibi olduğu Cihangir Yoga’nın İstinye’de yeni açılan şubesinde buluşuyoruz. Konumuz duruş bozukluğu olunca, karşısında devamlı omuzlarımı geriye doğru atma çabasındayım.
Çetin gayet rahat:
“Biliyor musunuz aslında küçükken, bilinçsizken en doğru duruşa sahibiz, ne zamanki bilinçleniyoruz elimizde olanı kaybediyoruz.”
Zaten ne geliyorsa başımıza büyümekle geliyor. Problemlerin, travmaların, stres hatta korkunun omurilikte biriktiğini bilmiyordum. Meğer hayatın zorlukları duruşumuzu bile etkiliyormuş.
Aslında kişisel hikayelerin sebepleri bile duruş üzerinde etkili. Mesela ben, kızım doğduktan sonra onu devamlı kucağımda taşımanın duruşumu bozduğunu, bu durumun omuzlarımı yavaşça içeri döndürdüğünü söylüyorum. Aslında bunu 4 çocuk annesi ve karşımda dimdik duran bir kadına söylemek komik, ama olsun.
Meğer içgüdüsel olarak bebeğimi korumak amaçlı bu duruşu edinmişim. Bunun gibi, asfaltta yürümekten tutun bilgisayar kullanmak gibi birçok başka neden de duruş bozukluklarını tetikliyor. Çetin, yanlış duruşun tam olarak ne olduğunu anlamak için önce ideal olanın nasıl olduğunu öğrenmemiz gerektiğinde haklı. “Ayaklar omuz mesafesinde açık ve paralel. Bacaklar düz, hafifçe bükük. Omuzlar kulak memelerinden uzak, kürek kemikleri arkada hafifçe birleşik.” Ayakta dururken önemli olan, vücudun tüm ağırlığının orta noktada olması.
Tek tarafa ağırlık vermek uzun vadede vücut yapısında değişimlere yol açıyor, mesela basen oluşumunu tetikliyor. “Ayrıca tek tarafa ağırlık vererek durmak, ufak bir darbede daha kolay yıkılmamıza neden olur, dengesiz durmak güçsüzleştirir” diyor, Çetin. Duruşumuzda, omuriliğimizin kuyruk sokumunda hafif kavisini göstermeliyiz, bu demek oluyor ki; göğüs kafesi öne doğru açık olacak, popomuz da hafifçe çıkık.
Duruş bozuklukları zaman içerisinde başka problemler de doğuruyor, mesela insan kafası 4 ila 7 kg arasında değişen bir ağırlığa sahip. Herhangi bir sebepten duruş bozukluğu başlarsa, omurilik kafayı dengede taşıyabilmek için yeni bir duruş pozisyonu alıyor. Başın ağırlığını taşımak için boyun kasları sertleşmeye başlıyor. Bu da peşi sıra baş ağrısı, kronik yorgunluk gibi sorunlar doğuruyor. Duruş bozukluklarının zamanla sırt ağrısı, nefes almada zorluk ve kaslarda şiddetli ağrı gibi başka sağlık sorunlarına neden olduğu da bir gerçek.
Dik durmayı vücudunuza tekrar öğretebilirsiniz, ancak tekrar devamlı bu şekilde durmak da mümkün değil, hepimiz insanız ve gün içerisinde olumsuzluklarla, problemlerle karşılaşıyoruz. Çetin, kambur durmaya başladığını nefes alış verişinden anlıyormuş. “Eğer iyi şekilde nefes alamıyorsam bu, duruşumda bir sorun var demektir, kendimi kapatmışım anlamına gelir”. Bu arada nefes meselesi de ayrıca önemli. “Zincirin ilk halkası nefestir. Stresten çok kötü etkilenir. Doğru nefes, kişiye anında rahatlık verir. Meditasyon yapmadan da yumuşak eforsuz bir nefese sahip olmak en önemlisi.” Doğru nefes rahatça esnemeyi, eklemleri, kasları rahatlatmayı sağlıyor. Negatif enerji birikmiyor ve duruş etkilenmiyor.
Rebekka Çetin, arka vücut kaslarının (bel altı ve bacak kaslarının) kısalması sonucu duruş bozuklukları oluştuğunu söylüyor.
Aklınızda bulunsun
- Uyurken vücudun doğal duruşunu korumak için en doğrusu sırt üstü ve yastıksız uyumak.
- Kısa boylu dahi olsanız, dik durduğunuz zaman en kalabalık yerde bile fark edilirsiniz.
- Özellikle karın bölgesindeki yağlanma iskelet sistemini olumsuz etkiler, duruşu bozar.
- Uzun boylu iseniz, yanınızdaki insanlarla konuşurken ya da fotoğraf çektirirken büyük olasılıkla eğilirsiniz. Bu uzun vadede duruş bozukluğuna neden olur. Dik durursanız etrafınızdakiler de dik duracaktır.
- Esnemeyi öğrenmelisiniz. Ön ve arka kaslarınız esnek oldukça duruş bozukluğu yaşamazsınız. Bu durumda yoga, pilates gibi esnemeye dayalı sporlar yardımcıdır.
- Ruhsal çöküntülerde kaslar duruma uyar. Kişinin kendine güveni arttığında yürüyüşünün dikleşmesi aslında beyinle kas grupları arasındaki bağlantıyı çok iyi gösterir.
- Sırt aparatları omuzları geride tutmaya yardımcıdır. Ancak sadece bu aparatı kullanmak kasları zayıflatır, sık kullanırsanız duruşunuz daha da kötüleşebilir. Sırt kaslarını güçlendiren ağırlık egzersizleri yapmalısınız.
Sahibi olduğu Cihangir Yoga’nın yeni şubesinde duruşun inceliklerini anlatan Rebekka Haas Çetin, dik durmanın sırlarını da açıkladı…
Rebekka Haas Çetin ile sahibi olduğu Cihangir Yoga’nın İstinye’de yeni açılan şubesinde buluşuyoruz. Konumuz duruş bozukluğu olunca, karşısında devamlı omuzlarımı geriye doğru atma çabasındayım.
Çetin gayet rahat:
“Biliyor musunuz aslında küçükken, bilinçsizken en doğru duruşa sahibiz, ne zamanki bilinçleniyoruz elimizde olanı kaybediyoruz.”
Zaten ne geliyorsa başımıza büyümekle geliyor. Problemlerin, travmaların, stres hatta korkunun omurilikte biriktiğini bilmiyordum. Meğer hayatın zorlukları duruşumuzu bile etkiliyormuş.
Aslında kişisel hikayelerin sebepleri bile duruş üzerinde etkili. Mesela ben, kızım doğduktan sonra onu devamlı kucağımda taşımanın duruşumu bozduğunu, bu durumun omuzlarımı yavaşça içeri döndürdüğünü söylüyorum. Aslında bunu 4 çocuk annesi ve karşımda dimdik duran bir kadına söylemek komik, ama olsun.
Meğer içgüdüsel olarak bebeğimi korumak amaçlı bu duruşu edinmişim. Bunun gibi, asfaltta yürümekten tutun bilgisayar kullanmak gibi birçok başka neden de duruş bozukluklarını tetikliyor. Çetin, yanlış duruşun tam olarak ne olduğunu anlamak için önce ideal olanın nasıl olduğunu öğrenmemiz gerektiğinde haklı. “Ayaklar omuz mesafesinde açık ve paralel. Bacaklar düz, hafifçe bükük. Omuzlar kulak memelerinden uzak, kürek kemikleri arkada hafifçe birleşik.” Ayakta dururken önemli olan, vücudun tüm ağırlığının orta noktada olması.
Tek tarafa ağırlık vermek uzun vadede vücut yapısında değişimlere yol açıyor, mesela basen oluşumunu tetikliyor. “Ayrıca tek tarafa ağırlık vererek durmak, ufak bir darbede daha kolay yıkılmamıza neden olur, dengesiz durmak güçsüzleştirir” diyor, Çetin. Duruşumuzda, omuriliğimizin kuyruk sokumunda hafif kavisini göstermeliyiz, bu demek oluyor ki; göğüs kafesi öne doğru açık olacak, popomuz da hafifçe çıkık.
Duruş bozuklukları zaman içerisinde başka problemler de doğuruyor, mesela insan kafası 4 ila 7 kg arasında değişen bir ağırlığa sahip. Herhangi bir sebepten duruş bozukluğu başlarsa, omurilik kafayı dengede taşıyabilmek için yeni bir duruş pozisyonu alıyor. Başın ağırlığını taşımak için boyun kasları sertleşmeye başlıyor. Bu da peşi sıra baş ağrısı, kronik yorgunluk gibi sorunlar doğuruyor. Duruş bozukluklarının zamanla sırt ağrısı, nefes almada zorluk ve kaslarda şiddetli ağrı gibi başka sağlık sorunlarına neden olduğu da bir gerçek.
Dik durmayı vücudunuza tekrar öğretebilirsiniz, ancak tekrar devamlı bu şekilde durmak da mümkün değil, hepimiz insanız ve gün içerisinde olumsuzluklarla, problemlerle karşılaşıyoruz. Çetin, kambur durmaya başladığını nefes alış verişinden anlıyormuş. “Eğer iyi şekilde nefes alamıyorsam bu, duruşumda bir sorun var demektir, kendimi kapatmışım anlamına gelir”. Bu arada nefes meselesi de ayrıca önemli. “Zincirin ilk halkası nefestir. Stresten çok kötü etkilenir. Doğru nefes, kişiye anında rahatlık verir. Meditasyon yapmadan da yumuşak eforsuz bir nefese sahip olmak en önemlisi.” Doğru nefes rahatça esnemeyi, eklemleri, kasları rahatlatmayı sağlıyor. Negatif enerji birikmiyor ve duruş etkilenmiyor.
Rebekka Çetin, arka vücut kaslarının (bel altı ve bacak kaslarının) kısalması sonucu duruş bozuklukları oluştuğunu söylüyor.
Aklınızda bulunsun
- Uyurken vücudun doğal duruşunu korumak için en doğrusu sırt üstü ve yastıksız uyumak.
- Kısa boylu dahi olsanız, dik durduğunuz zaman en kalabalık yerde bile fark edilirsiniz.
- Özellikle karın bölgesindeki yağlanma iskelet sistemini olumsuz etkiler, duruşu bozar.
- Uzun boylu iseniz, yanınızdaki insanlarla konuşurken ya da fotoğraf çektirirken büyük olasılıkla eğilirsiniz. Bu uzun vadede duruş bozukluğuna neden olur. Dik durursanız etrafınızdakiler de dik duracaktır.
- Esnemeyi öğrenmelisiniz. Ön ve arka kaslarınız esnek oldukça duruş bozukluğu yaşamazsınız. Bu durumda yoga, pilates gibi esnemeye dayalı sporlar yardımcıdır.
- Ruhsal çöküntülerde kaslar duruma uyar. Kişinin kendine güveni arttığında yürüyüşünün dikleşmesi aslında beyinle kas grupları arasındaki bağlantıyı çok iyi gösterir.
- Sırt aparatları omuzları geride tutmaya yardımcıdır. Ancak sadece bu aparatı kullanmak kasları zayıflatır, sık kullanırsanız duruşunuz daha da kötüleşebilir. Sırt kaslarını güçlendiren ağırlık egzersizleri yapmalısınız.