Kışın artık kendini iyice gösterdiği bugünlerde, mendilleri, kalın yorganları ve yün çorapları unutun. Uzmanların kış için yaptığı tavsiyeleri uygularsanız, güneşli günleri mutlu ve sağlıklı bir şekilde karşılayabileceksiniz.
İşte uzmanların kıştan etkilenmemek için önerileri…
1. Mutluluk şapkasını asla unutmayın
Uzmanlara göre insan vücudu 18 derecenin üzerindeki sıcaklıklarda kendini iyi hisseder. Hava sıcaklığı 18 derecenin altına iner inmez ise; ilk sinirlilik işaretleri ortaya çıkmaya başlar. Soğuk havalarda mutlu hissetmenin sırrı sıkı giyinmektir. Kışın asla şapkasız dışarı çıkılmamalı; çünkü insan vücudu en çok başından sıcaklık kaybeder.
2. Korunduğunuzdan emin olun
Uzun gecelerde aşka daha fazla vakit ayırmak ve hamile kalmak istemiyorsanız, doğum kontrol yöntemlerini titizlikle uygulayın. Kıs yılın en doğurgan dönemidir. Daha uzun süren karanlık, yumurtlamayı canlandıran hormonların seviyesini arttırır. Sonuç? Daha düzenli bir yumurtlama, daha büyük ve sağlıklı yumurtalar… Aynı şekilde erkeklerin spermleri de kışın daha kuvvetlidir. Doğurmaya niyetiniz yoksa, aralık-şubat dönemine dikkat: Hamilelik olasılığı bu aylarda oldukça yüksek.
3. Erken yemek yiyin
Yapılan araştırmalara göre; sabah kahvaltısını atlamazsanız, kışın hasta olma riskiniz yarı yarıya iner. Sabahları on dakikayı kahvaltıya ayırmak sizi kötü sürprizlerden korur. “Minide Foods” (Sihirli Yiyecekler) adlı kitabın yazarı Anna Selby ise; sağlıklı bir kış geçirmenin formülünü bulmuşa benziyor: “Mascarpone peynirine bal ve rendelenmiş limon kabuğu karıştırın. Elde ettiğiniz karışımı bir dilim ekmeğe sürün ve her kahvaltıda onu mutlaka yiyin.”
4. Ellerinizi yıkayın
Pennsylvania Üniversitesi’nde yapılan araştırmalara göre; kışın elleri sık yıkamak grip ve soğuk algınlığına neden olan mikroplara karşı oldukça etkin bir yöntem. Ellerinizi yıkamayı unutmamak için işyerinizde ufak hatırlatma notları yapıştırabilirsiniz. Ihlamur özlü sabunlar ve bazı mikrop öldürücü sabunlar kış hijyeni için daha etkilidir.
5. Kış uykusuna çekilmeyin
“Be Yourself (Kendiniz Olun) adlı kitabın yazarı Lynda Field’e göre; kışla ilgili yapılan en büyük hata, kışı bir dinlenme mevsimi olarak görmektir: “Doğada kış bir uyku değil, tam tersi, bir hazırlıktır. İnsanlar için de kış bir hazırlık anlamına gelmeli. Yeni yıl için planlar yapılmalı, değişimler için ilk adımlar atılmalı.”
6. Şekere dikkat
Psikologlar, aşırı şeker tüketimine eğilim gösteren kişilerin kış depresyonuna yakalanma riskinin daha fazla olduğunu belirtiyor. Aşırı şeker tüketimi, insanın enerji seviyesini düşürmekle kalmıyor, aynı zamanda bağışıklık sistemini olumsuz etkiliyor. İdeal bir şeker tüketimi, günlük 40 gramı aşmamalı. Bu dengeyi aşmamak için, şeker ihtiyacı duyulduğunda, kek ve bisküvi yerine doğal şeker içeren meyvelere yönelmeli.
7. Duruşunuzu kontrol edin
Soğuğun etkisiyle, kışın vücut duruşunu sık sık bozarız. Soğuktan korunmak için omuzlar iner, sırt kamburlaşır, baş omuzlar arasına gömülür. Bu yanlış pozisyon boyun ve sırt için son derece zararlı ve oldukça şiddetli ağrıları da beraberinde getirir. Vücut duruşunuz her bozulduğunda, omuzlarınızı geriye çekip, duruşunuzu düzeltin.
8. Mutlu kalın
Yapılan son araştırmalar, mutlu kişilerin grip ve soğuk algınlıklarına daha az yakalanmakla kalmayıp hastalıkları da daha hafif atlattıklarını gösteriyor. Sizi mutlu eden üç faktör belirleyin ve bunları asla aklınızdan çıkarmayın.
9. Spor yapın
Egzersiz yapmayı kışın bir alışkanlık haline getirmelisiniz. Egzersiz yaparsanız, kendinizi daha enerjik hissedersiniz, bağışıklık sisteminiz daha iyi çalışır, soğuğu daha az hissedersiniz. Günler kısaldıkça, egzersize ayrılan vakit de kısalır ve insanlar yağlı besinlere yönelir. Programınızı yeniden yapılandırın ve kış için sporu bir alışkanlık haline getirin. Sloganınız: “Salona gitmeden, eve gitme” olmalı.
10. Cildinizi nemlendirin
Soğuk hava ve merkezi ısıtma sistemlerinin etkisiyle cilt kışın doğal nemini kaybeder. Cildinizin kurumasını engelleyen bir nemlendirici kullanmalısınız. Aynı zamanda, evin belirli yerlerine suyla dolu kaplar yerleştirerek, havanın nemini yeniden kazandırmalısınız.
11. Güneşi arayın
Kışın güneş ışığının daha az olması, insanın sağlığını olumsuz etkiler. Duygusal rahatsızlıklarla birlikte, insanların çoğu enerji eksikliğinden yakınır. Işık yetersizliği, beyindeki bazı hormonların aktivitesini etkileyip, insanların enerji seviyesini düşürür. Kışın enerjinizi kaybetmek istemiyorsanız, öğle saatlerinde dışarı çıkmalısınız. Kapalı yerlerde kalmak mecburiyetindeyseniz, cam kenarlarında oturun ve perdeleri açın.
12. Pozitif insanlarla takılın
Negatif insanlar sizin de ruh sağlığınızı bozabilir. Bioenerji uzmanı Fiona Slatter, “Biriyle konuşurken, size negatif enerji verdiğini hissediyorsanız, elinizi göğsünüzün ortasına koyun. Negatif enerjinin size geçmesini engelleyeceksiniz” diyor.
13. Arı gibi olun
Bir kaşık bal her zaman iyi gelir. İçerdiği glukoz ve fruktoz kan dolaşımına hızla geçip, enerji kaynağı oluşturur. Nemi çekip, muhafaza ettiği için, bal cilt kuruluğuna da çok iyi gelir (Madonna da, Kylie Minogue da bunu uyguluyor). Kış için ideal bir maske hazırlamak istiyorsanız, bir çorba kaşığı bala, bir yumurta akı ve 1-2 çorba kaşığı gliserin ekleyip, çeyrek bardak unla karıştırın. Cildinize uyguladıktan sonra, on dakika bekletin ve ılık suyla durulayın.
14. Kötü bir ev sahibi olun
Dirençli bir vücut virüs ve mikroplara iyi ev sahipliği yapmaz. Sağlıklı ve dayanıklı bir vücut için kalsiyumu ve magnezyumu unutmamalısınız (yeşil yapraklı sebzelerde, balık ve süt ürünlerinde bulunur). Bu iki mineral hücreleri virüslere karşı güçlendirir. A vitamini de çok önemli (ciğer, havuç, portakal ve sarı renkli sebze ve meyvelerde bulunur).
15. Aynaya bakın
Bağışıklık sistemi sorunları, yüzden kolayca okunabilir. Gözlerin burunun yanındaki köşelerinde oluşan mavi/siyah renk, zayıf bir bağışıklık sistemine işaret eder. Bu işareti fark ederseniz, meyve ve sebze tüketimine ağırlık verin, dinlenin ve stresten uzak durun.
16. Sevişmeyi ihmal etmeyin
Uzun kış gecelerinde sevişmekten daha yararlı yapılacak ne var? Haftada en az bir kez seks yapan insanlarda ‘Imunoglobin A’ denilen ve enfeksiyonlara karşı koruyan bir madde daha çok oluyor. Hiç seks yapmayan veya haftada 3 defadan fazla yapan kişilerde, bu madde düşük seviyelerde seyrediyor. Yani, sevişin, ama dozu kaçırmayın!
17. Hayal edin
Ruhunuzu ısıtacak hayaller kurun. Kendinizi bir sahilde hayal edin. Hafif bir rüzgar saçınızı okşarken, güneş vücudunuzu ısıtıyor ve huzurlusunuz.
18. Sisteminize yardım edin
Hasta olmayıp, devamlı üşüyorsanız, sorununuz hatalı bir dolaşım sistemi olabilir. Dolaşım sisteminin en iyi dostu zencefildir.
19. Bir hedef belirleyin
Kariyerle, aşkla veya sporla ilgili, hedefiniz ne olursa olsun, gerçekçi olmalı. Planınızı iyi yapın ve onu adım adım uygulayın.
20. Yünden kaçının
Alerjik biri misiniz? Avustralya’da yapılan araştırmalar, yünde bulunan ve alerjileri tetikleyen bazı maddelere dikkat çekiyor. Sorununuz hayvan tüyüyse, yünden uzak durup, pamuklu giysileri tercih edin. Yoksa, bütün kışı burnunuzu çekerek geçirme ihtimaliniz yüksek!
21. Sosyal bir kelebek olun
Ne kadar sosyal olursanız, o kadar az hasta olursunuz (arkadaşlık stresi azalttığından olmalı). Soğuk algınlığı virüsü bir grup kişiye verilerek yapılan bir araştırmaya göre, arkadaşlarla ve aile mensuplarıyla daha sık görüşen kişilerde hastalık belirtilerinin daha az görüldüğü ortaya çıkmış.
22. Magnezyuma dikkat
Magnezyum enerji seviyesini ve ruh sağlığını ayakta tutan bir mineraldir. Besinlerden enerji alınmasını sağlar. Bağışıklık sistemini kuvvetlendirir ve kan basıncını ayarlar. Ne yazık ki, yedi kadından birinde magnezyum eksikliği var. Magnezyumu yeterli miktarda bulundurmak için, beslenmenizde yeşil sebzelere, ceviz, balık ve deniz ürünlerine, çekirdek, kuru ve taze meyvelere yer verin.
23. Saçınıza özen gösterin
Soğuk havanın, sürekli taktığınız şapkanın saçlarınızı kötü etkilemesine izin vermeyin. Saçınıza bakım yapacak, canlı, parlak ve sağlıklı olmasını sağlayacak bakımlar uygulayın.
24. Bahçıvanlığı unutmayın
Sırf kış olduğu için bahçenizi unutmayın. Eldivenlerinizi takın ve arada sırada bahçenize inin. Son araştırmalar, toprakla, çiçeklerle uğraşmanın kan basıncını düşürdüğünü ve beyin aktivitesini hızlandırdığını gösteriyor. İşte kış depresyonuna ideal panzehir!
25. Bir parti planlayın
Hiçbir madde size hitap etmiyorsa ve hâlâ kıştan nefret ediyorsanız, kışın beraberinde getirdiği bazı güzel anları düşünün (yılbaşı, sevgililer günü vs). Güzel bir parti organize edip, hem eğlenin hem enerji kazanın.
İşte uzmanların kıştan etkilenmemek için önerileri…
1. Mutluluk şapkasını asla unutmayın
Uzmanlara göre insan vücudu 18 derecenin üzerindeki sıcaklıklarda kendini iyi hisseder. Hava sıcaklığı 18 derecenin altına iner inmez ise; ilk sinirlilik işaretleri ortaya çıkmaya başlar. Soğuk havalarda mutlu hissetmenin sırrı sıkı giyinmektir. Kışın asla şapkasız dışarı çıkılmamalı; çünkü insan vücudu en çok başından sıcaklık kaybeder.
2. Korunduğunuzdan emin olun
Uzun gecelerde aşka daha fazla vakit ayırmak ve hamile kalmak istemiyorsanız, doğum kontrol yöntemlerini titizlikle uygulayın. Kıs yılın en doğurgan dönemidir. Daha uzun süren karanlık, yumurtlamayı canlandıran hormonların seviyesini arttırır. Sonuç? Daha düzenli bir yumurtlama, daha büyük ve sağlıklı yumurtalar… Aynı şekilde erkeklerin spermleri de kışın daha kuvvetlidir. Doğurmaya niyetiniz yoksa, aralık-şubat dönemine dikkat: Hamilelik olasılığı bu aylarda oldukça yüksek.
3. Erken yemek yiyin
Yapılan araştırmalara göre; sabah kahvaltısını atlamazsanız, kışın hasta olma riskiniz yarı yarıya iner. Sabahları on dakikayı kahvaltıya ayırmak sizi kötü sürprizlerden korur. “Minide Foods” (Sihirli Yiyecekler) adlı kitabın yazarı Anna Selby ise; sağlıklı bir kış geçirmenin formülünü bulmuşa benziyor: “Mascarpone peynirine bal ve rendelenmiş limon kabuğu karıştırın. Elde ettiğiniz karışımı bir dilim ekmeğe sürün ve her kahvaltıda onu mutlaka yiyin.”
4. Ellerinizi yıkayın
Pennsylvania Üniversitesi’nde yapılan araştırmalara göre; kışın elleri sık yıkamak grip ve soğuk algınlığına neden olan mikroplara karşı oldukça etkin bir yöntem. Ellerinizi yıkamayı unutmamak için işyerinizde ufak hatırlatma notları yapıştırabilirsiniz. Ihlamur özlü sabunlar ve bazı mikrop öldürücü sabunlar kış hijyeni için daha etkilidir.
5. Kış uykusuna çekilmeyin
“Be Yourself (Kendiniz Olun) adlı kitabın yazarı Lynda Field’e göre; kışla ilgili yapılan en büyük hata, kışı bir dinlenme mevsimi olarak görmektir: “Doğada kış bir uyku değil, tam tersi, bir hazırlıktır. İnsanlar için de kış bir hazırlık anlamına gelmeli. Yeni yıl için planlar yapılmalı, değişimler için ilk adımlar atılmalı.”
6. Şekere dikkat
Psikologlar, aşırı şeker tüketimine eğilim gösteren kişilerin kış depresyonuna yakalanma riskinin daha fazla olduğunu belirtiyor. Aşırı şeker tüketimi, insanın enerji seviyesini düşürmekle kalmıyor, aynı zamanda bağışıklık sistemini olumsuz etkiliyor. İdeal bir şeker tüketimi, günlük 40 gramı aşmamalı. Bu dengeyi aşmamak için, şeker ihtiyacı duyulduğunda, kek ve bisküvi yerine doğal şeker içeren meyvelere yönelmeli.
7. Duruşunuzu kontrol edin
Soğuğun etkisiyle, kışın vücut duruşunu sık sık bozarız. Soğuktan korunmak için omuzlar iner, sırt kamburlaşır, baş omuzlar arasına gömülür. Bu yanlış pozisyon boyun ve sırt için son derece zararlı ve oldukça şiddetli ağrıları da beraberinde getirir. Vücut duruşunuz her bozulduğunda, omuzlarınızı geriye çekip, duruşunuzu düzeltin.
8. Mutlu kalın
Yapılan son araştırmalar, mutlu kişilerin grip ve soğuk algınlıklarına daha az yakalanmakla kalmayıp hastalıkları da daha hafif atlattıklarını gösteriyor. Sizi mutlu eden üç faktör belirleyin ve bunları asla aklınızdan çıkarmayın.
9. Spor yapın
Egzersiz yapmayı kışın bir alışkanlık haline getirmelisiniz. Egzersiz yaparsanız, kendinizi daha enerjik hissedersiniz, bağışıklık sisteminiz daha iyi çalışır, soğuğu daha az hissedersiniz. Günler kısaldıkça, egzersize ayrılan vakit de kısalır ve insanlar yağlı besinlere yönelir. Programınızı yeniden yapılandırın ve kış için sporu bir alışkanlık haline getirin. Sloganınız: “Salona gitmeden, eve gitme” olmalı.
10. Cildinizi nemlendirin
Soğuk hava ve merkezi ısıtma sistemlerinin etkisiyle cilt kışın doğal nemini kaybeder. Cildinizin kurumasını engelleyen bir nemlendirici kullanmalısınız. Aynı zamanda, evin belirli yerlerine suyla dolu kaplar yerleştirerek, havanın nemini yeniden kazandırmalısınız.
11. Güneşi arayın
Kışın güneş ışığının daha az olması, insanın sağlığını olumsuz etkiler. Duygusal rahatsızlıklarla birlikte, insanların çoğu enerji eksikliğinden yakınır. Işık yetersizliği, beyindeki bazı hormonların aktivitesini etkileyip, insanların enerji seviyesini düşürür. Kışın enerjinizi kaybetmek istemiyorsanız, öğle saatlerinde dışarı çıkmalısınız. Kapalı yerlerde kalmak mecburiyetindeyseniz, cam kenarlarında oturun ve perdeleri açın.
12. Pozitif insanlarla takılın
Negatif insanlar sizin de ruh sağlığınızı bozabilir. Bioenerji uzmanı Fiona Slatter, “Biriyle konuşurken, size negatif enerji verdiğini hissediyorsanız, elinizi göğsünüzün ortasına koyun. Negatif enerjinin size geçmesini engelleyeceksiniz” diyor.
13. Arı gibi olun
Bir kaşık bal her zaman iyi gelir. İçerdiği glukoz ve fruktoz kan dolaşımına hızla geçip, enerji kaynağı oluşturur. Nemi çekip, muhafaza ettiği için, bal cilt kuruluğuna da çok iyi gelir (Madonna da, Kylie Minogue da bunu uyguluyor). Kış için ideal bir maske hazırlamak istiyorsanız, bir çorba kaşığı bala, bir yumurta akı ve 1-2 çorba kaşığı gliserin ekleyip, çeyrek bardak unla karıştırın. Cildinize uyguladıktan sonra, on dakika bekletin ve ılık suyla durulayın.
14. Kötü bir ev sahibi olun
Dirençli bir vücut virüs ve mikroplara iyi ev sahipliği yapmaz. Sağlıklı ve dayanıklı bir vücut için kalsiyumu ve magnezyumu unutmamalısınız (yeşil yapraklı sebzelerde, balık ve süt ürünlerinde bulunur). Bu iki mineral hücreleri virüslere karşı güçlendirir. A vitamini de çok önemli (ciğer, havuç, portakal ve sarı renkli sebze ve meyvelerde bulunur).
15. Aynaya bakın
Bağışıklık sistemi sorunları, yüzden kolayca okunabilir. Gözlerin burunun yanındaki köşelerinde oluşan mavi/siyah renk, zayıf bir bağışıklık sistemine işaret eder. Bu işareti fark ederseniz, meyve ve sebze tüketimine ağırlık verin, dinlenin ve stresten uzak durun.
16. Sevişmeyi ihmal etmeyin
Uzun kış gecelerinde sevişmekten daha yararlı yapılacak ne var? Haftada en az bir kez seks yapan insanlarda ‘Imunoglobin A’ denilen ve enfeksiyonlara karşı koruyan bir madde daha çok oluyor. Hiç seks yapmayan veya haftada 3 defadan fazla yapan kişilerde, bu madde düşük seviyelerde seyrediyor. Yani, sevişin, ama dozu kaçırmayın!
17. Hayal edin
Ruhunuzu ısıtacak hayaller kurun. Kendinizi bir sahilde hayal edin. Hafif bir rüzgar saçınızı okşarken, güneş vücudunuzu ısıtıyor ve huzurlusunuz.
18. Sisteminize yardım edin
Hasta olmayıp, devamlı üşüyorsanız, sorununuz hatalı bir dolaşım sistemi olabilir. Dolaşım sisteminin en iyi dostu zencefildir.
19. Bir hedef belirleyin
Kariyerle, aşkla veya sporla ilgili, hedefiniz ne olursa olsun, gerçekçi olmalı. Planınızı iyi yapın ve onu adım adım uygulayın.
20. Yünden kaçının
Alerjik biri misiniz? Avustralya’da yapılan araştırmalar, yünde bulunan ve alerjileri tetikleyen bazı maddelere dikkat çekiyor. Sorununuz hayvan tüyüyse, yünden uzak durup, pamuklu giysileri tercih edin. Yoksa, bütün kışı burnunuzu çekerek geçirme ihtimaliniz yüksek!
21. Sosyal bir kelebek olun
Ne kadar sosyal olursanız, o kadar az hasta olursunuz (arkadaşlık stresi azalttığından olmalı). Soğuk algınlığı virüsü bir grup kişiye verilerek yapılan bir araştırmaya göre, arkadaşlarla ve aile mensuplarıyla daha sık görüşen kişilerde hastalık belirtilerinin daha az görüldüğü ortaya çıkmış.
22. Magnezyuma dikkat
Magnezyum enerji seviyesini ve ruh sağlığını ayakta tutan bir mineraldir. Besinlerden enerji alınmasını sağlar. Bağışıklık sistemini kuvvetlendirir ve kan basıncını ayarlar. Ne yazık ki, yedi kadından birinde magnezyum eksikliği var. Magnezyumu yeterli miktarda bulundurmak için, beslenmenizde yeşil sebzelere, ceviz, balık ve deniz ürünlerine, çekirdek, kuru ve taze meyvelere yer verin.
23. Saçınıza özen gösterin
Soğuk havanın, sürekli taktığınız şapkanın saçlarınızı kötü etkilemesine izin vermeyin. Saçınıza bakım yapacak, canlı, parlak ve sağlıklı olmasını sağlayacak bakımlar uygulayın.
24. Bahçıvanlığı unutmayın
Sırf kış olduğu için bahçenizi unutmayın. Eldivenlerinizi takın ve arada sırada bahçenize inin. Son araştırmalar, toprakla, çiçeklerle uğraşmanın kan basıncını düşürdüğünü ve beyin aktivitesini hızlandırdığını gösteriyor. İşte kış depresyonuna ideal panzehir!
25. Bir parti planlayın
Hiçbir madde size hitap etmiyorsa ve hâlâ kıştan nefret ediyorsanız, kışın beraberinde getirdiği bazı güzel anları düşünün (yılbaşı, sevgililer günü vs). Güzel bir parti organize edip, hem eğlenin hem enerji kazanın.
Kategori:
Yaşam