Hepimiz kendimizi stresli ve kaygılı hissettiğimiz zaman midemizde o bükülmeyi, sanki kelebekler uçuşuyormuş hissini, bazen de bir bulantı hissini yaşamışızdır. Örneğin, toplum önünde konuşmaya çıkarken veya bir sınavdan önce, stres yaşadığımız bir durumda çoğumuz midemizde, bağırsaklarımızda olumsuz bazı hareketler hissederiz. Açığa çıkan bu davranışların hepsinin bir nedeni var.
Gastroentestinal sistemin "duygulara" karşı bir hassasiyeti var. Kızgınlık, mutsuzluk, kaygı, sevinç gibi birçok duygu durumumuz ortaya çıktığında bağırsaklarımızda bir belirtiyi tetikler. Acıbadem Ankara Hastanesi Psikoloğu Bülent Baykal, beyin ve bağırsak bağlantısının psikolojik dışavurumlarını anlattı.
Sevdiğimiz bir yemeği sadece düşünsek bile, mide sıvılarımız aktive olurlar, karnımız tok olsa bile, bazı yemekleri tüketmek isteriz. Bu etki esasında iki taraflıdır. Problemli bir bağırsak sistemi de beyine sinyal yollayabilir. Öyleyse, bir kişinin mide-bağırsak sistemindeki bir sıkıntı, bazen kişide anksiyete, stres ve depresyona neden olabilir veya oluşmasına katkı sağlayabilir.
Bu durum, insanlarda fiziksel bir problem olmadığı zaman gastroentestanal sistemlerinde bir problem algıladıkları zaman geçerlidir. Fiziksel bir problem olduğu zaman doktor bu problemi çözer fakat herhangi bir vurgu yoksa doktorun kişinin stres seviyesini ve duygu durumunu da göz önünde bulundurduğunu biliyoruz.
Stres kronik bağırsak problemlerine yol açıyor
Psiko-sosyal faktörler mide-bağırsak sisteminin fizyolojisini etkilediğini belirtmiştik. Yani, günlük yaşadığımız bizi strese sokan olaylar, olumsuza odaklanan düşünce yapımız, elimizde olmayan kaygı oluşturan olaylar, bağırsak sisteminde kasılmalara, hareketlere ve enflamasyonlara yol açarak bizi enfeksiyonlara daha yatkın hale getirebilir. Araştırmalara göre stres reaksiyonunun mide bağırsak hastalıklarındaki acı-ağrının normalden çok daha fazla hissedilmesine yol açtığı bulunmuştur. Bu sonuçların ışığında, birçok araştırma şunu göstermiş. Fonksyonel mide-bağırsak problemleri olan birçok hastaya, bilişsel-davranışçı yaklaşım uygulanarak stres ve anksiyete azaltma amacıyla destek verildiğinde, sindirim sistemlerindeki semptomlar daha hızlı düzelmektedir.
Stresin sindirim sistemindeki problemlere , örneğin mide ekşimesi, abdominal kramplar,çok yumuşak gayta gibi, yol açıp açmadığını bilirsek, doktorumuzla bunları paylaşıp, daha kaliteli ve çabuk tedavi olma imkanı bulabiliriz. Doktor, psikolojik desteğe ihtiyacımız olduğunu düşünürse, uygun tedaviyi verdikten sonra bizi uygun mercilere yönlendirecektir.
Belirtiler:
Bağırsak problemlerimizin stres ve anksiyete ile ilgili olup olmadığını anlamak için genel durumumuza bakmak gerekmektedir.
Fiziksel belirtiler neler olabilir?
Gergin, sert kaslar, özellikle boyun ve omuzlarda hissedilirse; uzun süreli baş ağrısı çekiyorsak; uyku problemlerimiz varsa; kısa sürede hızlı kilo aldıysak veya kaybettiysek; sürekli bir huzursuzluğumuz varsa ve çarpıntı ve titreme hissi yaşıyorsak.
Davranış belirtileri nelerdir?
İşleri ertelemeye ve ağırdan almaya meyilli olduysak; dişlerimizi sık sık gıcırdatıyorsak; verilen işleri tamamlamakta ve konsantre olmakta güçlük çeliyorsak; yemek ve/veya alkol alımında değişiklikler yaşıyorsak ;sigara içiyorsak, normalden çok fazlalaştırıyorsak; Başkalarıyla her zamankinden çok daha az beraber olmak istiyorsak veya hiç olmak istemiyorsak veya çok fazla sosyalleşmeye meyilli olduysak; sık sık stresli olay ve yaşantılarla ilgili konuşuyorsak veya düşünüyorsak.
Duygusal belirtiler nelerdir?
Sık sık ağlama; gerginliğe tahammül edemeyeceği ve dayanamayacağı duygusu; bir türlü rahatlayamama; sinirlilik ; çabuk tepemizin atması; depresyon; konsantrasyon zayıflığı; olayları hatırlamakta eskisine göre güçlük çekme; espri anlayışımızın azalması veya kaybolması; kararsızlık.
Mide-bağırsak problemleri yaşadığımız zaman, bir süre geçtikten sonra durumda değişiklik yoksa veya kötüye gidiyorsa, bu yukarıda belirttiğim belirtilerin kendimizde olup olmadığını kontrol etmemiz ve farkına varmamız gerekebilir. Tabi ki, tüm bu belirtilerin bir kerede olmasını bekleyemeyiz. Kendimizde her bir veya tüm belirti gruplarında en az 2 hafta bir veya birkaç belirti görürsek , bir uzmana danışmamız iyi olacaktır.
Gastroentestinal sistemin "duygulara" karşı bir hassasiyeti var. Kızgınlık, mutsuzluk, kaygı, sevinç gibi birçok duygu durumumuz ortaya çıktığında bağırsaklarımızda bir belirtiyi tetikler. Acıbadem Ankara Hastanesi Psikoloğu Bülent Baykal, beyin ve bağırsak bağlantısının psikolojik dışavurumlarını anlattı.
Sevdiğimiz bir yemeği sadece düşünsek bile, mide sıvılarımız aktive olurlar, karnımız tok olsa bile, bazı yemekleri tüketmek isteriz. Bu etki esasında iki taraflıdır. Problemli bir bağırsak sistemi de beyine sinyal yollayabilir. Öyleyse, bir kişinin mide-bağırsak sistemindeki bir sıkıntı, bazen kişide anksiyete, stres ve depresyona neden olabilir veya oluşmasına katkı sağlayabilir.
Bu durum, insanlarda fiziksel bir problem olmadığı zaman gastroentestanal sistemlerinde bir problem algıladıkları zaman geçerlidir. Fiziksel bir problem olduğu zaman doktor bu problemi çözer fakat herhangi bir vurgu yoksa doktorun kişinin stres seviyesini ve duygu durumunu da göz önünde bulundurduğunu biliyoruz.
Stres kronik bağırsak problemlerine yol açıyor
Psiko-sosyal faktörler mide-bağırsak sisteminin fizyolojisini etkilediğini belirtmiştik. Yani, günlük yaşadığımız bizi strese sokan olaylar, olumsuza odaklanan düşünce yapımız, elimizde olmayan kaygı oluşturan olaylar, bağırsak sisteminde kasılmalara, hareketlere ve enflamasyonlara yol açarak bizi enfeksiyonlara daha yatkın hale getirebilir. Araştırmalara göre stres reaksiyonunun mide bağırsak hastalıklarındaki acı-ağrının normalden çok daha fazla hissedilmesine yol açtığı bulunmuştur. Bu sonuçların ışığında, birçok araştırma şunu göstermiş. Fonksyonel mide-bağırsak problemleri olan birçok hastaya, bilişsel-davranışçı yaklaşım uygulanarak stres ve anksiyete azaltma amacıyla destek verildiğinde, sindirim sistemlerindeki semptomlar daha hızlı düzelmektedir.
Stresin sindirim sistemindeki problemlere , örneğin mide ekşimesi, abdominal kramplar,çok yumuşak gayta gibi, yol açıp açmadığını bilirsek, doktorumuzla bunları paylaşıp, daha kaliteli ve çabuk tedavi olma imkanı bulabiliriz. Doktor, psikolojik desteğe ihtiyacımız olduğunu düşünürse, uygun tedaviyi verdikten sonra bizi uygun mercilere yönlendirecektir.
Belirtiler:
Bağırsak problemlerimizin stres ve anksiyete ile ilgili olup olmadığını anlamak için genel durumumuza bakmak gerekmektedir.
Fiziksel belirtiler neler olabilir?
Gergin, sert kaslar, özellikle boyun ve omuzlarda hissedilirse; uzun süreli baş ağrısı çekiyorsak; uyku problemlerimiz varsa; kısa sürede hızlı kilo aldıysak veya kaybettiysek; sürekli bir huzursuzluğumuz varsa ve çarpıntı ve titreme hissi yaşıyorsak.
Davranış belirtileri nelerdir?
İşleri ertelemeye ve ağırdan almaya meyilli olduysak; dişlerimizi sık sık gıcırdatıyorsak; verilen işleri tamamlamakta ve konsantre olmakta güçlük çeliyorsak; yemek ve/veya alkol alımında değişiklikler yaşıyorsak ;sigara içiyorsak, normalden çok fazlalaştırıyorsak; Başkalarıyla her zamankinden çok daha az beraber olmak istiyorsak veya hiç olmak istemiyorsak veya çok fazla sosyalleşmeye meyilli olduysak; sık sık stresli olay ve yaşantılarla ilgili konuşuyorsak veya düşünüyorsak.
Duygusal belirtiler nelerdir?
Sık sık ağlama; gerginliğe tahammül edemeyeceği ve dayanamayacağı duygusu; bir türlü rahatlayamama; sinirlilik ; çabuk tepemizin atması; depresyon; konsantrasyon zayıflığı; olayları hatırlamakta eskisine göre güçlük çekme; espri anlayışımızın azalması veya kaybolması; kararsızlık.
Mide-bağırsak problemleri yaşadığımız zaman, bir süre geçtikten sonra durumda değişiklik yoksa veya kötüye gidiyorsa, bu yukarıda belirttiğim belirtilerin kendimizde olup olmadığını kontrol etmemiz ve farkına varmamız gerekebilir. Tabi ki, tüm bu belirtilerin bir kerede olmasını bekleyemeyiz. Kendimizde her bir veya tüm belirti gruplarında en az 2 hafta bir veya birkaç belirti görürsek , bir uzmana danışmamız iyi olacaktır.
Kategori:
diyet zayıflama